Çin en eski tarihe sahip olan uluslardan biridir. Dünyanın en eski medeniyetleri denince akla ilk gelenler Mezopotamya ulusları olsa da, kimilerine göre 7000 yıl önce Sarı Nehir etrafında kurulan Yangshao kültürü ilk uygarlık olarak kabul edilir. Çin'i benzersiz bir tarihe sahip kılan yalnızca en eski uluslarından biri olması değildir, aynı zamanda Çin en eski kesintisiz tarih yazımına sahiptir. Çin tarih yazıcılığı, Hititler de olduğu gibi dine dayanmaktadır. Çinliler tarihlerini not ederek Gök'e hesap verdiğine inanırdı. Hanedanlar, Gök'ün yetkisini alabilmek için yani Cennetin Yetkisi'ni (Mandate of Heaven) alabilmek için tarih yazımı yapmak zorundaydı. Bu sebeple Çin'de tarih yazıcılığı için ayrı bir bürokrasi sınıfı oluşmuştur. Tarih yazıcılığı o kadar titiz bir şekilde yazılırdı ki, Tang dönemine kadar İmparator'un kendisi hakkında yazılanları bile okumaya hakkı yoktu. Çinliler, kuzeyinde kurak çöllerden oluşan bozkır stepleri, güneyinde sık ormanlardan oluşan yağmur ormanları, batısında okyanusa açılan Çin Denizi ve doğusunda Tibet dağ platosu ve Taklamakan Çölü ile çevrelenmiş ülkelerini, "Gök'ün Altındaki Her Şey" (tianzi), yani tüm yeryüzü ve uygarlığın merkezi olarak görüler. Bu etkenler Çin'i dış dünyaya nispeten ilgisiz izole bir yer haline getirmişse de, aynı zamanda büyük bir istikrar sağlamıştır. Çin'in doğusunda bulunan Konzi koridoru, İpek Yolu aracılığıyla Çin'in dış dünyaya açılan kapısı olmuştur. Afyon savaşından sonra Çin'in benmerkezci ve dış dünyaya ilgisizliği değişmeye başladıysa bile, günümüzde de Çin'in yalnız diplomasisinde bu etkiyi görmek mümkündür.
Üç Hükümdar ve Beş İmparator (MÖ 2852-2070)
Xia Hanedanı (MÖ 2070-1600)
Shang Hanedanı (MÖ 1600-1046)
Tarımla uğraşan komşu bir kabile olan Shang, diğer kabilerle de anlaşarak MÖ 16.yy'da Xia'yı yenilgiye uğrattı ve 6 yüzyıl boyunca sürecek egemenliğini başlattı. Shanglar, Orta Krallığın (Çin) tamamına hakim olamasa bile Çin tarihinde büyük bir etki bıraktılar. Para birimi olarak deniz kabuklarını kullanılıyordu. Birçok müzik aletinin icadı, astronominin gelişmesi ve tekerlekli araçların yaygınlaşması Shang dönemine denk gelir. Bununla birlikte Çin'de ilk yazı arkeologlar tarafından, Shang döneminden kalma kaplumbağa kabuklarının ve kemiklerinin üzerinde bulundu. Bu sebeple Shang dönemi, yazılı dönemin başladığı ilk hanedanlık olarak kabul edilir.
Shanglar, Çin'de köle topluluğun da başlangıcı sayılır. Kölelik sosyal ve ekonomik hayatın vazgeçilmez bir unsuruydu. Shang krallarının oldukça acımasız olduğu ve savaş esirlerini köleleştirildikleri bilinir. Kral öldükten sonra eşyaları ve köleleriyle (diri diri gömülen) birlikte toprağa verilirdi. Öte dünyada onlara ihtiyaç duyulacağına inanılıyordu. Bu tür mezar kazılarında, savaş arabalarından taştan yapılmış paha biçilemez eserlere, tunçtan altına kadar sayısız değerli eşya çıkmıştır. Diğer bir çok antik uygarlıklardaki krallar gibi, Shanglar da iktidarlarını ilahi meşrutiyetle birleştirmiştir. Shang kralı, Tanrı Di'ye en yakın kişi olarak kabul edilir ve din adamlarının en üstünü olarak görülürdü.
Shang krallığının sonunu bitmez tükenmez savaşlar ve yaptıkları zulümler getirdi. MÖ 1046'da yapılan Muye Meydan Savaşı'nda, Shang kralının köleleri saf değiştirip rakip Zhou kralı Wu'nun tarafına geçti. Böylece Shanglar yenilgiye uğratıldı. Aşırı baskıcı ve zalim olarak tanınan son Shang kralı Di Xin, sarayını ateşe vererek intihar etti. Böylelikle Shang Hanedanlığı tarihe karışmış oldu.
Yorumlar
Yorum Gönder